Bilim adamları, temasa geçersek uzaylılara nasıl tepki verileceği üzerinde çalışıyorlar.

Bilim adamları, temasa geçersek uzaylılara nasıl tepki verileceği üzerinde çalışıyorlar.
Bilim kurgu filmleri, uzaylı bir uygarlıkla karşılaştığımızda neler olacağının canlı bir resmini çiziyor. Ama evrende yalnız olmadığımızı öğrenirsek aslında ne yapardık? St Andrews Üniversitesi’ne göre, yeni bir uluslararası araştırma merkezindeki bilim insanlarının hazırlandığı tam da bu. SETI Tespit Sonrası Merkezi, İskoçya’daki St Andrews Üniversitesi tarafından ağırlanacak ve bilim ve beşeri bilimlerden uzmanların etki değerlendirmeleri, protokoller, prosedürler ve içeri girmemiz durumunda kullanılabilecek anlaşmalar oluşturması için bir koordinasyon merkezi olacak. bir uzaylı zekası ile temas.
“İnsanlık üzerindeki etkiyi düşünmenin ötesine geçmeliyiz. Uzman bilgimizi yalnızca kanıtları değerlendirmek için değil, aynı zamanda anlayışımız ilerledikçe ve bildiklerimiz ve bilmediklerimiz iletilirken, insanın sosyal tepkisini dikkate almak için koordine etmemiz gerekir. Andrews Üniversitesi’nde fahri araştırma görevlisi olan John Elliott, “Ve bunu yapmanın zamanı geldi” dedi.
Elliott’a göre, merkezin bir uzaylı karşılaşmasının bunun yerine böyle bir senaryoya nasıl tepki vereceğimizi anlamaya odaklanması gerekeceği “insanlık üzerindeki etki hakkında düşünmenin ötesine geçmesi” gerekecek.
Elliott, “Dil yapıları için dünya dışı kökenli olduğu varsayılan sinyalleri taramak ve anlam eklemek, ayrıntılı ve zaman alıcı bir süreçtir ve bu sırada, ‘Dünya Dışı’ öğrenirken bilgimizin birçok adımda ilerleyeceği bir süreçtir,” diye ekledi Elliott.
St Andrews Üniversitesi’ne göre, bu tür mevcut iletişim protokolleri, SETI topluluğu tarafından 1989’da hazırlanan ve en son 2010’da revize edilen protokollerdir.
SETI veya “dünya dışı zeka arayışı”, dünya dışı zekaya yönelik bilimsel araştırma anlamına gelen toplu bir terimdir. SETI Kurumu’nun web sitesinde bulunabilen bu protokoller, temel olarak herhangi bir uzaylı istihbarat kanıtının halkla paylaşılmasının önemine odaklanır ve pratik tavsiyelerde çok az veya hiç bulunmaz.
Uzaylı yaşamı tespit eden bilim insanlarına verebileceği en iyi pratik tavsiye, daha geniş bilim topluluğu ve Birleşmiş Milletler ile iletişime geçmektir. Bu bağlamda, SETI Tespit Sonrası Merkezi potansiyel olarak önemli bir politika boşluğunu kapatabilir. Ayrıca sosyal medya çağında uzaylı bir istihbaratla temas haberlerinin halka nasıl iletilmesi gerektiği de ele alınacaktır.